Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Gelenek etiketine sahip yayınlar gösteriliyor

40. Yazıya Özel Eski Türklerde Sayı Anlamlarının Çıkış Noktaları (3,7,40)

Eski Türklerin dini neydi? İlk bu soru ile başlamak gerekiyor sanırım. Eski Türklerin dini bazı araştırıcılara göre “Gök-Tengri” dini, bazılarına göre ise “Şamanizm” idi. Eski Türklerin yaşadığı coğrafya düşünüldüğünde Şamanist dinlerin yaşadıklarını görebiliriz fakat bu Türklerin Şamanist dinlere mensup olduğunu ispatlamakta yetersiz kalmaktadır. Nerdeyse Şamanizm’in yayıldığı topraklar ile Türklerin toprakları örtüşmektedir. Bu da doğal olarak Türklerin, Şamanizm olarak adlandırılan dine mensup oldukları iddiasını ortaya çıkarmıştır. Fakat İslam öncesi kaynakları incelediğinde Şamanizm dininin tamamının Türklerde görünmediği anlaşılır. Yukarıda da dediğim gibi nerdeyse aynı coğrafyada yaşadıkları için Şamanizm dini ile etkileşmişlerdir. Türklerin “Gök-Tengri” olarak adlandırılan dine inandığının ise birçok kanıtı bulunmaktadır. Göktürk kitabeleri, yaşadıkları çevredeki yüksek mevkilere ibadet anıtları dikmeleri bunlardan bazılarıdır. “Şamanizm inancının doktrine göre; bir din olara...

Eski Türklerde Evlilik

ESKİ TÜRKLERDE EVLİLİK Eski Türklerde evlilikler nasıl olurdu? Ne tip gelenekler mevcuttu? Gelin beraber eski Türklerde bu gelenekleri inceleyelim. Benim en ilginç bulduğum gelenekle başlamak istiyorum. Bir evlilik olduktan sonra erkek kızın evinde kalırdı. Çocukları olana kadar da o evden ayrılamazlardı.   Belki bu gelenek Anadolu’nun muhtelif yerlerinde devam ediyordur, bilmiyorum. Benim bildiğim Türkistan’da bazı Moğol ve Türk toplulukları tarafından halen uygulanır olduğudur. Eski Türklerde bilinen en önemli evlilik geleneği “Levirat” olarak adlandırılan “Kayınla evlenme” anlamına gelen gelenektir. Bu gelenek çerçevesinde öz ana ve kız kardeşler dışında, tüm dul ve yetimlerle evlenilirdi. Amaçları ise vefat edenin geride bıraktıklarını korumaktır. Bir diğer amaç ise ölen kişinin mirasının başka bir aileye geçmesini önlemektir. Burada aklınıza “Bunlar konargöçer insanlar miras olarak ne bırakabilir ki?” gibi sorular gelebilir. Eski Türkler çoğunlukla hayvancılıkla u...

Türkler ve Kut

Kut anlayışı nedir? Bu konu hakkında çoğunluk tarafından bilinen bir temel bilgi vardır o da şudur: Tanrı tarafından verilen yönetme yetkisi. Evet bu temel bilgi olarak doğrudur. Fakat sadece bu bilgi ile açıklanamayacak kadar da değerlidir. Maalesef ki kut anlayışı bu temel bilgi ile geçiştirilmektedir. Halbuki günümüz siyasetçilerini biraz daha anlayabilmek için kut anlayışını bilmemiz gerektiğini düşünmekteyim. Şimdi aklınızda şu soru olabilir: Günümüz siyasetçileri tanrı tarafından mı seçildi? Tabii ki de bundan bahsetmiyorum. Bahsettiğim şey devlet yönetme geleneğinin günümüze yansımalarıdır. Kut yukarıda da söylediğim gibi devlet yönetme yetkisidir. Fakat bu kut bir sülalenin tüm erkek bireylerine verilirdi(Aşina sülalesi). Bu da doğal olarak birden fazla taht adayı demektir. Bu da daha fazla çatışma ve hatta bölünme demektir. Tahta çıkan hükümdar gücünü artırmak amaçlı diğer taht adayları üzerine sefer yapmıştır. Eğer sefer başarılı olursa hükümdar güçlü bir şekilde tahta oturac...

Türk Ad Verme Gelenekleri

Eski Türklerde ad verme geleneği biraz günümüzden değişiktir. Doğan çocuğa çevrede yaşayan hayvanların, akan nehirlerin, sürekli büyüme gayretinde oldukları yerleşim birimini isimlerini vermişlerdir. Dini inançları gereği inandıkları kötü ruhlardan korunmak amaçlı isimler verdikleri de bilinmektedir. Şöyle bir gelenekte vardır bir ailenin daha önceki çocukları ölmüş ise yeni doğan çocuklara “Duran, Dursun vb.” isimler vermişlerdir. Böylelikle yeni doğan çocuğun erken vefat etmeyeceğine inanmak istemişlerdir. Bazı araştırıcılara göre Eski Türk devrinde isim verme geleneği doğar doğmaz yapılmazdı. Doğan çocuğun bir kahramanlık yapması beklenirdi. Bunun en belirgin örneği ise Alp Er Tunga destanında anlatılan kahramanımız Alp Er Tunga’dır. Destanı hatırlayacak olursak Alp Er Tunga henüz çocuk yaşlarda (7-9) ormana gitmiş ve şu ana kadar öldürülmemiş olan Tunga kaplanını öldürmüştür. Sonra Tunga postuyla evine döndüğünde ona şaman tarafından Alp Er Tunga adı vermiştir. Şamanlar sadece...